geleceğe daha zevkle yürümeniz lazım.
– Selçuk Eraydın hocayla ilgili gençlere hâtıra kalabilecek türden hatırınızda başka bir şey var mı?
– Ali Ulvi Kurucu abi, Mehmet İpşirli, Hasan Kamil (Yılmaz) hoca, ben, Selçuk Eraydın hoca bir grup olarak 15 günlük Türkî Cumhuriyetler seyahatimiz oldu. Selçuk hocanın orada bir şey söylediğini hatırlıyorum: “Harem-i şerifte, Ravza-i mutahhara’da, Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’da ve Çanakkale’de yere abdestsiz basmaktan utanırım. “Enbiyâ yurdu bu toprak, şühedâ burcu bu yer, bir yıkık türbesinin üstüne Mevla titrer.” Buhara ve Semerkand’da da yere abdestsiz basmaktan utanıyorum” derdi. Gerçekten orada her yerde evliyâ türbeleri var. İmam Buhârî’nin, İmam Mâtürîdî’nin, Abdülhâlık Gucdüvânî’nin, Bahâeddin Nakşbend’in, Ahmed Yesevî hazretlerinin ayak bastığı yerler.
Hoca, çağrılan hiçbir yere gitmemezlik etmezdi. Ama hocanın bana söylediği bir söz var: “İkimizin de handikapı hayır diyememek” derdi. “Ama insan bazen hayır diyebilmeli” derdi. Hoca her çağrıldığı sohbete, konferansa iştirak ederdi. Hayatını bu uğurda harcadı. Nitekim en son Hak Yol Vakfı’nın sohbetinden dönerken trafik kazasında şehîden vefat etti. Cenazesini yıkamak da bana nasip oldu. Cenaze namazını Emin Işık hoca kıldırdı ve müthiş bir konuşma yaptı.